İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin TBMM grup toplantısında bir konuşma yaptı.

Akşener'in gündeminde İsrail'in Filistin'e uyguladığı soykırım saldırıları vardı. Ancak Akşener, Erdoğan'ı da araya katmak isterken çok büyük bir gafa imza attı. Akşener'in söylediği sözleri 2015 yılında düzenlenen Hendek Operasyonları sırasında HDP ve PKK taraftarları dile getiriyordu.

Dünya siyasetinde büyük bir değişimin başladığını ve popülist liderlerin seçimleri teker teker kaybettiğini söyleyen Akşener, bunlardan birinin de İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu olduğunu söyledi. Kaybeden diğer liderler gibi Netanyahu'nun da kriz üreterek koltuğunda kalmak istediğini söyleyen Akşener, Filistin saldırılarının da bu yüzden meydana geldiğini yazdı.

Geçtiğimiz Mart ayında İsrail'de yapılan seçim sonrası Netanyahu'nun koltuğunu kaybettiğini ve İsrail Cumhurbaşkanı'nın hükümet kurma görevini Arap ağırlıklı Yeş Atid partisine verdiğini hatırlatan İYİ Parti lideri, Arapların İsrail'de iktidar ortağı olma şansı elde ettiğini söyledi.

Sonrasında yaptığı konuşmada Erdoğan'ı katil Netanyahu'ya benzeten Akşener şu ifadeleri kullandı:

Bu gelişmeler üzerine, bir anlamda Sayın Erdoğan'ın İsrail versiyonu olan, Benyamin Netenyahu, siyasi rakiplerini baltalamak ve bu şekilde koltuğunu koruyabilmek için, gözünü kırpmadan, sivillerin ve çocukların hayatlarına kast etmekten geri durmadı.

Önce Mescid-i Aksa ve Kubbet-üs Sahra kışkırtmaları yaşandı, ardından da, Gazze'ye operasyon başladı.

İsrailli Arap partileri de, yaşananlara tepki olarak koalisyon görüşmelerinden çekildi.

Kim kazandı? Savaş tüccarları kazandı. Koltuk meraklıları kazandı. Değişim istemeyen statükocular kazandı.

Peki kim kaybetti? İsrail'de yaşayan Araplar kaybetti. Gazze'deki siviller, kadınlar ve çocuklar kaybetti. İsrail demokrasisi kaybetti.

Meral Akşener'in Netanyahu'yu koltuğunu korumak için Filistin'e saldırdığını söylerken Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı Netanyahu'ya benzetmesi çok farklı bir anlam ifade ediyor.

2015 yılında 7 Haziran seçimleri sonrası PKK'nın şehirlerde özyönetim ilan etmesi ve bölgeyi adeta mayın tarlasına çevirmesi sonrası TSK operasyon düzenlemişti.

O dönemin HDP yöneticileri ve PKK dağ kadrosu, Erdoğan'ın seçimi kaybettiği için savaş ilan ettiğini ve Kürt halkını katlettiğini iddia etmişti. PKK saldırıları sonucu toplam 249 asker, polis ve korucu şehit olmuştu.